Gecenin karanlığında arabalarının arka koltuğuna sığışmışlardı. Kiki, kahverengi saçları dağınık, dudakları hafif ıslak, gözleri ateşle doluydu. Sean’ın iri yaraklığı zaten içinde kabarmaya başlamışken, o küçük, tüy gibi göğüsleriyle göğsünü sertçe dürtüyordu. Dışarıda soğuk vardı ama içeride cehennem alevleriydi; ikisinin nefesleri birbirine karışıyor, acımasızca birbirlerine mırıldanıyorlardı.
Kiki’nin elinde tuttuğu telefonla sessizce pozisyon değiştirirken, Sean bir yandan amcığını çıkarmıştı. Kiki’nin dudakları arasında nazikçe geziniyor, ardından hızlandı. Sanki boğazından aşağı inen bu kel kafalı yaratığın sıcak ve kalın yarak saplantısı onu delirtiyordu. Geniş ağzıyla emiyor, dilini öyle bir gezdiriyordu ki Sean kısa sürede sapını ensesine kadar batırmaya hazırdı. O an Kiki’nin burnunun kıvrımına kaçan ter damlaları bile çekici görünüyordu.
Yavaş yavaş hareketler hızlandı; Sean diz çöktü ve Kiki’yi arkasından kavradı. Gözlerini kapattığında bile tenlerinde dolaşan sıcaklığı hissedebiliyordu herkes. Kiki, küçük assını sallayarak onun devasa yaraklığını içine alıyordu; yalancı oğlan gibi derinliklerde yanıyordu seksin tam ortasında. Araba daracık olsa da onlar kendi dünyalarındaydı; onlar için geniş sahil kenarıydı burası.
Sean’ın köklü vuruşları yavaş yavaş ivmeleniyor, Kiki ise kez be kez amcığını sıkarak geri çekiyor ya da peşinden hızla inişe geçiyordu. Onun ufak amcığına rağmen dayanılmaz bir hararet vardı aralarında; her dokunuş yanardağın lavı gibiydi adeta. Sonra hızlıca üstüne çıkıp ters bindi; reverse cowgirl pozisyonuyla iştah açıcı hareketlere başladı. Her seferinde yüzünde büyüyen tatmin ifadesi ona daha fazla güç veriyordu.
Araba içinde sıkışmış çıplak bedenler yerde değil gökyüzünde dans ediyor gibiydi. Kiki parmaklarını usulca ısırılmış amcığına götürüp kendini kaşıyor, sonra tekrar yarakla buluşup fırtınayı kızıştırıyordu. Sean ise sarkıtılmış başıyla gözlerini kapatıp her dalgayı içinde hissediyordu; sonunda sınırlar dayanamadı ve yüksek seslerle içini boşalttı.
İkisi de titreyerek yere serilmişti ama tutku hiç azalmamıştı; dışarının serinliğine rağmen arabada yükselen o vahşi enerji asla sönmeyecekti. Yarağı sesi hala kulaklarında çınlıyor, amcıklarındaki sıcaklık omuzlarına kadar yayılıyordu…